11 Eylül 2012 Salı

Eylül


Şimdi aylardan Eylül,
Mevsimlerden Sonbahardır,
Anıların mola yerindedir zaman.
“Hüzünler” şirketten diye seslenir,
Gecenin geçmek bilmez saatleri.
Tik tak ederek..

Ne ateş böcekleri kalmıştır,
Kör karanlığında gecenin,
Dans eden gözbebeklerimizde.
Ne de üç beş kelebek,
Sonsuzu anlatan döngüde,
Rengarenk..

Zaman en koyu demindedir,
Bir balıkçı teknesinde deniz kokulu,
İnce belli bardaktan yudumlanır.
Yakamozlarla oynaşmaktadır balık,
Dalgalara teslim ederek bedenini,
Yek ahenk.

Çok uzaklarda bir yerlerde,
Güneşini gözler bir kara şafak,
Gökyüzünde binlerce yıldıza sarılarak.
Özlemek katık etmektir geceye yalnızlığı,
İftarını yapar gibi umudun, şükürle.
Aşk’a denk…

Özlemek aşk’ın iftarıdır sevgili.

Yelkenli


Fırtına öncesi sensizliklerle dolu bir okyanusun orta yerinde,
İmkânsızı arayan bir yelkenliyim şimdi…
Ellerini aramakta ellerim…. 
Yokluğun, unutturmuş gökkuşağı renklerini 
Gecenin karanlığı çökmüş yüreğime habersiz.
Her köşe başında bir başka korkunun gölgesi büyümekte,
Tuz basmakta yankısız kalan yüreğime,acımasız..
Ne zaman dört yanımı sarsa
Sensizliğin yönümü yok eden acısı
Ve izsiz kalsam yıldızsız gecelerin karaltılarına yoldaş,
Gözlerini düşünürüm..
Gözlerin düşlerimde ışıldayan deniz feneridir,düşerim peşine..
Aydınlığa çıkan tüm yollarımda
Bilirim ki benim için bıraktığın işaretler var..
Bir iz,bir ses,bir melodi..
Nağmeleri eski ama mutlaka sesinden bir bitimsiz melodidir aşk,
Okyanusun orta yerinde ve bir lodosun karşı konulmaz şiddetinde…
O an ruhumun yelkenleri dolar yeniden nefesinle..
Keşfederim aşkı her defasında yeniden ve özlerim bıkmadan hiç..
İmkânsızı arayan bir yelkenliyim ben.
Ne masmavi bir gökyüzü var gülümseyen,
Ne de sakin sulardan davet,
Ulaşmaya sana pupa yelken…
Lodos patlamış denizlerimde ellerini aramaktayım..

 Hasan Ekrem